Siyasal pazarlama anlayışı aynı pazarlama anlayışı gibi tarihsel süreç içerisinde çeşitli aşamalardan geçerek bugünkü halini almıştır. Geçmişte en basit haliyle aday için oy avcılığı olarak görülen siyasal pazarlama, zaman içerisinde seçmen memnuniyetine ve daha sonra ihtiyaç ve istekleri tatmin edilmesi gereken vatandaş memnuniyetine doğru bir gelişim seyri izlemiştir. Bu yönüyle pazarlamanın gelişimindeki ürün, satış ve pazarlama anlayışlarıyla doğrudan paralellik kurulabilir.

Siyasal pazarlama kavramının tek yönlü olmayışı, başlangıç noktasının siyaset organları, siyasal kurumlar yerine millet, odak noktasının da vatandaş olması, sadece seçim dönemleri ile sınırlı kampanya çalışmalarının ötesinde süreklilik gösteren yapısı siyaset yapanların bakış açılarının değişmesine neden olmuştur.
Bu kitapta Siyaset Bilimi ve Pazarlama Bilimi arasındaki ilişki teorik olarak net bir biçimde ortaya konulmuş, buradan yola çıkılarak Siyasal Pazarlama’nın tanımı ve gelişimi açıklanmış ve bu gelişimin, Dünya ve Türkiye özelinde incelenmesiyle bugün gelinen son aşaması anlatılmıştır.

Ayrıca Siyasal Pazarlama’nın içeriği ve kullandığı araçlar açıklanarak bu alanda çalışmak isteyenlere konu hakkında detaylı bilgiler sunulmuştur. Her kavramın doğasında bulunan eksiler ve artılar bu kitapta da Siyasal Pazarlamaya getirilen eleştiriler ve Siyasal Pazarlama’nın faydaları başlıklarında ayrıntılı ve objektif bir şekilde incelenmiştir.

Kitapta, Siyasal Pazarlama alanı ile ilgili uluslararası ve ulusal literatürün çok iyi bir biçimde tarandığı görülmektedir. Bu yönüyle konu hakkında çalışma yapacak olanlar için rehber niteliği taşımaktadır.