Bilindiği üzere insanlar arasındaki her türlü bilgi, duygu ve düşünce alışverişine iletişim adı verilmektedir. Her şeyden önce bir süreci ifade eden iletişim tek yönlü değil, çift yönlü bir süreçtir. Karşılıklı olarak, çift yönlü işlemesi gereken bu sürecin, konuşan (gönderici) ve dinleyen (alıcı) olmak üzere iki aktörün olması ve bunlar arasında duygu, bilgi, düşünce alışverişinin gerçekleşmesi gerekmektedir.
Buradan da anlaşılacağı üzere iletişim her şeyden önce zihinsel anlamda bir ortaklık kurma aracıdır. Nitekim insanlar bilgi, duygu ve düşünce alışverişi yapmak suretiyle söz konusu ortaklığın temelini atmaktadırlar. İnsanların birbiriyle yakınlaşmasının ve kaynaşmasının yolu iletişim kurmaktan geçmektedir. İletişim, insanlar arasında duygu ve düşünceler bağlamında zihinsel bir ortaklık kurma aracı olduğuna göre, iletişim eylemine giren bireylerin aynı konu üzerinde durmaları bile en azından konu bazında ortaklığı sağladıklarını göstermektedir.