Sürdürülebilir kalkınma, ulusal ve uluslararası düzeyde hukuk ve siyaset disiplinleri için çağın en önemli kavramlarından biri haline gelmiştir. Doğal kaynakların korunmasıyla ekonomik ve sosyal gelişmeyi dengeli bir şekilde yürütme gerekliliği, modern toplumların karşı karşıya olduğu kritik zorlukların başında gelmektedir. Bu nedenle, sürdürülebilir kalkınma, disiplinler arası bir yaklaşımı zorunlu kılarken, uluslararası hukuk, anayasa hukuku ve idare hukuku bu alanda kilit roller üstlenmektedir. Nitekim, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin gerçekleştirilmesi, hukuki altyapıların etkin bir şekilde uyum sağlamasını ve farklı disiplinlerin iş birliğini gerektirmektedir.

Bu eser, uluslararası hukuk, anayasa hukuku ve idare hukuku bakış açılarıyla sürdürülebilir kalkınma hukukuna dair derinlemesine analizler sunmaktadır. Uluslararası hukuk bağlamında ele alınan konular, çevresel sözleşmelerden insan haklarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsarken, anayasa hukuku çalışmaları sürdürülebilirlik ilkelerinin ulusal düzenlemelere entegrasyonuna odaklanmaktadır. İdare hukuku ise kamu politikalarının planlanması ve uygulanması sürecinde bu ilkelerin pratik etkilerini incelemektedir. Bu kitap, hem akademik dünyada yeni bakış açıları geliştirmek isteyen araştırmacılar hem de uygulamada bu prensipleri hayata geçirmek isteyen profesyoneller için önemli bir başvuru kaynağı sunmaktadır.