Etkili Soruşturma Yükümlülüğü Kapsamında İddianame Yerine Geçen Belge isimli kitapta, temel hak ve özgürlüklerin müdahalesine en sık rastlanan alan olan ceza muhakemesi hukukunun en problemli konularından birisi incelemektedir. Türk mevzuatında Cumhuriyet savcısının iddianame düzenlemediği hallerde gündeme gelen iddianame yerine geçen belgelere dayalı muhakeme sürecinde ara muhakeme aşaması işlerlik kazanamadığı için kişilerin doğrudan sanık statüsüne sokulması, çalışmada öncelikle sunulan problemi oluşturmaktadır. Bunun dışında yeterli şüpheye dayalı olarak düzenlenen bir iddianame olmadan sonuçlanan soruşturmaların, iddianame yerine geçen belgelerin problemli yapısı karşısında etkili soruşturma yükümlülüğünü karşılayıp karşılamayacağı hususu temel alınarak soruşturmadan sonuç çıkarma hususuna odaklanılmıştır.

İddianame yerine geçen Yüce Divana sevk belgesinin, suç tutanağının, lüzumu muhakeme kararının, son soruşturmanın açılması kararının, görevsizlik kararının ve icra ceza mahkemesine yapılan şikâyetin etkili soruşturma yükümlülüğü esas alınarak ceza muhakemesindeki yeri ve hukuka uygunluğunun ortaya konulduğu bu kitap ile okuyucular, iddianamenin olmadığı durumlarda bu belgelerin ne şekilde iddianame yerini aldıklarını ve bu belgelerin hukuki ve teknik boyutlarını daha iyi anlayabilecektir.

Daha önce bu konunun literatürde münferiden bir kitap çalışmasına konu olmaması karşısında okuyucular, etkili soruşturma yükümlülüğü kriterleri temelinde değerlendirme yapıldığı iddianame yerine geçen belgelerin sistemli bir derlemesine ulaşacaklardır. İddianamenin bulunmadığı istisnai durumlarda iddianame yerine geçen belgelerle yürütülen soruşturmaların işleyişi ve bu sistem hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler için bu kitap, aydınlatıcı ve yol gösterici bir kaynak olacaktır.