İhaleye fesat karıştırma suçu, 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nda farklı maddelerde dağınık ve unsurları da belirsiz bir şekilde düzenlenmişti. Bu durum konunun anlaşılmasını zorlaştırmakta, uygulamada sorunlara yol açmakta ve uygulama birliğini de zorlaştırmaktaydı. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nda uygulamada yaşanan bu sıkıntılar göz önünde bulundurulmak suretiyle ihaleye fesat karıştırma suçunun unsurları belirli hale getirilmiş, en önemlisi de suçun hangi hareketlerle işlenebileceği bizzat tayin edilmiştir.

Üç bölümden oluşan çalışmanın birinci bölümünde; kamu ihale mevzuatının uzmanlık ve bilgi gerektirmesi dolayısıyla öncelikle ihale kavramına ilişkin açıklamalara yer verilmiş, ihale usulleri üzerinde durulmuş, ihale mevzuatında yer alan ve ihale sürecine hâkim olan bu ilkelere değinilmiştir.

İhalenin türü ve usulü belirlenip daha sonra ihale sürecine başlanmakta, belli bir prosedür izlenerek bu süreç tamamlanmakta ve bu süreçte ortaya çıkan ihlaller ise duruma göre ihaleye fesat karıştırma suçunu oluşturmaktadır. Dolayısıyla ihale süreci bilinmeden, bu süreçte ne tür hukuka aykırılıkların gerçekleşebileceğinin ortaya konulması mümkün olmadığından, çalışmanın ikinci bölümünde ihale süreci anlatılmıştır.

Üçüncü bölümde ise; münhasıran ihaleye fesat karıştırma suçu ele alınmıştır. Konu, tarihi gelişimden başlayarak incelenmiş ve Türk hukukundaki durum ele alınmıştır. Yine bu bölümde ihaleye fesat karıştırma suçu benzerlik arz eden suçlarla karşılaştırılmış ve o suçlardan ayrıldığı yönlere yer verilmiştir. Hukukumuzdaki düzenlemenin yerindeliğinin değerlendirilmesi bakımından önem arz ettiğinden, mukayeseli hukuktaki düzenlemelere de değinilmiştir. İhaleye fesat karıştırma suçuyla korunan hukuki değer, suçun unsurları, kusurluluğa ilişkin açıklamalar, suçun özel görünüş şekillerine ilişkin değerlendirmeler de bu bölümde ele alınan konular arasındadır.