Hukukumuzda kişilerin bir araya gelerek kurabileceği şirket tipleri sınırlı sayıdadır. Uygulamada en çok tercih edilen şirket tipi olan limited şirket, kendisine gösterilen bu rağbeti hem sermaye hem şahıs şirketlerine has özellikleri bünyesinde barındırmasına borçludur. Şahıs şirketlerine mahsus özelliklerden olduğu kabul edilen bağlılık yükümlülüğü, kanun koyucu tarafından açıkça sermaye şirketi sayılan limited şirketler için ilk defa 6102 sayılı TTK m. 613 ile öngörülmüştür. Bu hükümde yalnızca genel bağlılık yükümlülüğü değil, onun tezahürleri olan sır saklama yükümlülüğü, iş fırsatı doktrini ve rekabet yasağı da düzenlenmiştir.

Eser, TTK m. 613 hükmünün yargı kararları ve mehaz İsviçre hukuku ışığında değerlendirilmesi maksadıyla Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Doktora Programı kapsamında doktora tezi olarak hazırlanmıştır. Eserde öncelikle bağlılık yükümlülüğü genel hatlarıyla açıklanmış, akabinde yükümlülüğün limited şirketlerde detaylı kapsamı ortaya konulmuştur. Daha sonra bağlılık yükümlülüğünün TTK'da zikredilen tezahürlerine kısaca değinilmiş ve nihayet son bölümde yükümlülüğe aykırılığın sonuçları ele alınmıştır.