Ekonomide yaşanan gelişmeler ve çalışma yaşamındaki ihtiyaçlar, holding ve şirketler topluluğu bünyesindeki şirketler başta olmak üzere pek çok işyerinde ve işletmede işçi transferlerinin yaşanması sonucunu doğurmuştur. Bu durumla bağlantılı olarak, uygulamada işçi transferi veya işçi devri olarak ifade edilen iş sözleşmesinin devri, özellikle de nitelikli işçi ihtiyacı bakımından sıklıkla uygulanır hale gelmiştir. Yasal bir düzenleme bulunmamasına karşın öğreti ve yargı kararlarında sözleşme serbestisi ilkesi uyarınca sözleşmenin iradi devrinin mümkün olduğu kabul edilmiş; bu doğrultuda yapılan sözleşmelere geçerlilik tanınmıştır. İş sözleşmesinin devrine ilişkin düzenleme bireysel iş ilişkisini düzenleyen İş Kanunu, Deniz İş Kanunu ve Basın İş Kanunu'n da yer almayıp ana kanun niteliğinde olan Türk Borçlar Kanunu'n da öngörülmüştür. Türk Borçlar Kanunu'nun ana kanun niteliği gereği bu düzenleme Türk Borçlar Kanunu kapsamı dışındaki işçilere de uygulanabilecek niteliktedir.
Bu çalışmanın amacı; iş sözleşmesinin devri kurumunu doktrinde yer alan tartışmalar ile birlikte, sözleşme kalan işçi, sözleşmeyi devreden işveren ve sözleşmeyi devralan işveren açısından bir bütün olarak ele almaktır.
(Tanıtım Bülteninden)
Konu Başlıkları
| Sözleşmenin Devri |
| Türk İş Hukukunda İş Sözleşmesinin Devri |
| İş Sözleşmesinin Devrinin Hukuki Sonuçları |