Kişilerin, malların ve sermayenin ülkeler arasında dolaşımı ile beraber devlet mahkemeleri milletlerarası nitelik taşıyan uyuşmazlıklarla sıklıkla karşılaşmakta, bunun bir sonucu olarak da yabancı bir ülkede bulunan delillerin temini konusu önem kazanmaktadır. Davanın görüldüğü ülke ile delillerin bulunduğu ülkenin farklı hukuk sistemlerine tâbi olması, uygulamada delil temini konusunda sorunlar ortaya çıkarmaktadır.
Çalışmanın konusu, milletlerarası özel hukuk bakımından yapılan istinabeleri düzenlemekdir. Bir devletin adlî makamının başka bir devletin adlî makamından hukukî yardım talep etmesi olarak tanımlanan milletlerarası istinabe, yabancı ülkede bulunan delillerin teminine ilişkin usûllerden biri olup yabancı unsur taşıyan davalarda söz konusu olur. Milletlerarası istinabeye ilişkin HMK’da özel bir düzenleme yoktur. Türk hukuku bakımından bu konu, milletlerarası anlaşmalara veya milletlerarası nezaket kurallarına bırakılmıştır. Türk Hukukunda milletlerarası istinabenin nasıl yerine getirileceği Türkiye’nin taraf olduğu ikili anlaşmalar ve çok taraflı sözleşmeler aracılığıyla belirlenir. Bu konuda ikili bir anlaşmanın ve çok taraflı sözleşmenin bulunmaması hâlinde milletlerarası istinabe, karşılıklılık esasları dahilinde milletlerarası nezaket kuralları çerçevesinde belirlenir.
Konu Başlıkları
| İstinabe Kavramı, Usûlü ve Uygulama Alanları |
| Milletlerarası İstinabeye İlişkin Düzenlemeler ve Milletlerarası İstinabe Usûlü |