Göç insanlığın kaderidir. Yer değiştirme insanoğlunun serüvenidir.

Dünyada küreselleşme yaygınlaştıkça artan bir oranda etkisini hissettirmesiyle göç gerçeği, yeryüzünün dört bir yanında gündemin en ön sıralarında yer almaktadır. Göç sorunu veya serüveni yüzyıllardır dünyada insan hayatı üzerinde belirleyici konumdadır.

Artık insanlar sorumsuz beşerden, sade doyum ve doğum özelliği olan beşerden; sorumlu, iradeli, doğum doyum din-düzen ve düşünce aşamasına yükselen insanların doldurduğu yeryüzüne dağılacaklardı. Doyum ve doğum özelliği olan beşer topluluklarından, eşrefi mahlukat mevkisine ulaşan, ahseni takvim makamına kavuşan, Doyum, Doğum, Din-Düzen, Düşünce yüceliğine erişen, mükellef insan iradesini icra eden, Halife insan mesuliyetinde; tomar, toplu, aile, sülale, oba, kabile, kavim ana yurtlarından; yeni yurtlara yeni ülkelere ve yeni kıtalara göç edeceklerdi.
Göçte; işsizlik, konut açığı, çarpık kentleşme, şehir nüfusu, çevre sorunları artacak ve sağlık, eğitim gibi hizmetlerin kalitesi düşecektir.

Göç, toplumların sosyo-ekonomik yapısında değişiklikler meydana getiren bir nüfus hareketidir. Hatta daha da tehlikeli sonuçları olabilecektir. Bu neticelerin yorumunu takdir ve teveccühlerinize arzediyoruz.